Medeniyetler İttifakı
İspanya ile Türkiye'nin ortaklaşa girişimleriyle Birleşmis Milletlerin
himayesinde gerçekleştirilmekte olan Medeniyetler İttifakı projesine katılan
saygın uluslararası sahsiyetlerin listesi:
Co-Sponsors: M. Federico Mayor
(Spain) and Prof. Mehmet Aydin (Turkey)
Group Members:. Seyed Mohamed
Khatami (Iran), Mme Sheikha
Mozah (Qatar), M. Ismail
Serageldin (Egypt), M. Mohamed Charfi
(Tunisia), M. André Azoulay
(Morocco), M. Moustapha
Niasse (Senegal), Archevêque Desmond Tutu (South
Africa), M. Hubert Védrine
(France), Karen Armstrong (United Kingdom), M. Vitaly
Naumkin (Russian Federation), M. John Esposito (United
States), Rabbin Arthur Schneier (United
States), M. Enrique Iglesias
(Uruguay), Prof. Candido
Mendes (Brazil), Nafis
Sadik (Pakistan), Shobana
Bhartia (India), M. Ali Alatas
(Indonesia), M. Pan Guang
(China)
SABAH 26 Kasım 2005
Medeniyetler İttifakı'nın ilk
buluşması İspanya'da
Radikalizmin, hakim olduğu dünyada İspanya ve
Türkiye'nin önderliğinde Medeniyetler İttifakı
projesi gerçekleştirildi. İlk toplantı İspanya'da.
Akdeniz'in doğu ile batı yakası
Medeniyetler İttifakı'nda birleşiyor...
Radikalizmin, kökten dinciliğin ve şiddetin giderek hakim olduğu günümüzde
Akdeniz'i 'hoşgörü gölü'ne dönüştürmek isteyen Türkiye ve İspanya
Medeniyetler İttifakı'nda buluşuyor.
Türkiye, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile İspanya Başbakanı Jose Rodriguez
Zapatero'nun önderliğini yürüttüğü
Medeniyetler İttifakı'nın ilk
buluşması İspanya'nın Mallorca Adası'nda gerçekleştiriyor. Başbakan Erdoğan
toplantıda, "Medeniyetler
arası ittifakın oluşmasında Türkiye çok önemli bir aktör rolünü üstlenecek. Batı
ile doğu arasında da bir köprü işlevini yerine getirecek" mesajı verecek.
Türkiye'nin destek miktarını 500 bin Euro'dan 1 milyon Euro'ya çıkardığı
Medeniyetler İttifakı'nın ilk
toplantısına Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Kofi Annan da ekibiyle
birlikte katılacak. BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın gözetiminde, Başbakan
Tayyip Erdoğan ile İspanya Başbakanı Jose Rodriguez Zapatero önderliğinde
başlatılan
Medeniyetler İttifakı'nın ilk
buluşması Pazar günü İspanya'da gerçekleştiriyor. Son toplantı ise Türkiye'de
yapılacak.
NEFRET DUVARINI YIKALIM
İspanya Başbakanı Zapatero'nun 11 Mart 2004'da Madrid'te gerçekleştirilen ve
191 kişinin ölümüne neden olan terör saldırıların ardından ortaya attığı
Medeniyetler İttifakı'
önerisi,
"Dünyada yeni bir nefret duvarının oluşmasını engellemeyi" amaçlayan projeyi
lanse etmek için İspanya, en uygun ortak olarak Türkiye'yi gördü. İki yıl önce
şeref konuğu olarak katıldığı, Mallorca Adası'nda gerçekleşen Formentol
Forumu'nda "Akdeniz havzasının dinlerin bütünleştiği yer olmasını istiyorum"
diyen Başbakan Erdoğan,
Medeniyetler İttifakı'nın önderliğini
yapıyor. Erdoğan ve Zapatero, New York'ta geçtiğimiz Eylül ayında 'Medeniyetler
İttifakı' önerisini BM
Genel Sekreteri Kofi Annan ile görüştü. nda önemli bir
rol onamayı kabul eden Kofi Annan tarafından oluşturulan, çeşitli ülkelerden 18
şahsiyetin yer aldığı grubun eş başkanlığını İspanya adına eski UNESCO genel
müdürü Federico Mayor Zaragoza ve Türkiye adına Devlet Bakanı Mehmet Aydın
üstlendi. Mallorca adasında gerçekleşecek
Medeniyetler İttifakı' toplantısının
ardından Erdoğan ve Zapatero, aynı uçakla Barcelona'ya geçerek Avrupa Bilriği
(AB) ile Akdeniz ülkeleri arasında diyalog ve işbirliğini geliştirmeyi
hedefleyen 'Euromed'in 10. yıl zirvesine katılacaklar.
RADİKALLİĞİN NEDENLERİ
Medeniyetler İttifakı buluşmasının
gündeminde, "Radikalliği güçlendiren siyasi, sosyal ve dini güçler, uluslararası
barış ve güvenliğe yönelik yeni tehditler,
ırkçılık
ve ayrımcılık ile dinler arası çatışmada yoksulluğun rolü gibi konular"
bulunuyor. Fransa'da yaşanan şiddet olaylarının bu toplantıda Başbakan
Erdoğan'ın elini güçlendireceği yorumları yapılıyor. Fransa'da başlayan ve daha
sonra bazı Avrupa ülkelerine de sıçrayan olaylar,
Medeniyetler İttifakı Projesi'nin
önemini daha arttırdı. Toplantıda, bu olayların da değerlendirilmesi bekleniyor.
Toplantıların ardından BM Genel Sekreteri Kofi Annan'a uluslar arası toplumun
uygulamaya geçireceği bir eylem planı sunulacak. Annan Mallorca buluşmasına tüm
ekibiyle birlikte katılacak.
VAROŞ İSYANI GÜNDEMDE
Başbakan Erdoğan adına projenin eş başkanlığı görevini yürüten Devlet Bakanı
Mehmet Aydın, toplantıda "Fransa'da yaşanan olaylardan çok, bu olayların
sebeplerinin görüşüleceğini" söyledi. SABAH'ın sorularını yanıtlayan
Aydın, "Bu projenin AB ile ilgili kısmı bizi daha çok ilgilendiriyor. Kavganın
asıl sebebi
medeniyetler
çatışması değil, işsizliktir, batı ülkelerinin entegrasyonda yaşadıkları
başarısızlık. İnsanların izole edilmesi, kendilerini dışlanmışlık duygusu içinde
hissetmesidir. Avrupa ülkelerinde işsizlik standardı yüzde 9 iken, varoşlarda bu
oran yüzde 18'e çıkıyor. İnsanlar sözlerinin işitilmesini, güvenlik içinde
yaşamak, grup olabilmek, işlerinin güçlerinin
olmasını
istiyor. Bu konuda küresel boyutta eğilmemiz lazım. Büyük ülkeler buna çare
aramalıdır" dedi. Erdoğan, Mallorca adasındaki buluşmada,
medeniyetler
arası ittifakın oluşmasında Türkiye çok önemli bir aktör rolünü üstlenecek. Batı
ile doğu arasında da bir köprü işlevini yerine getirecek" mesajı verecek.
İspanya'nın 1 milyon Euro ile katkı sağladığı projeye Türkiye'de önce 500 bin
Euro destek verme kararı almıştı. Ancak daha sonra bu miktarın 1 milyon Euro'ya
çıkarılması kararı alındı. İttifakın son buluşmasının ise Türkiye'de
gerçekleştirilmesi planlanıyor.
ÜNLÜ KONUKLAR DA VAR
Mallorca buluşması öncesinde eşbaşkanlar ve akil adamlar Barselona ve
Madrid'de iki ayrı toplantıda bir araya geldi. Projenin eş başkanlıklarını
Türkiye adına Devlet Bakanı Aydın, İspanya adına ise Barış Vakfı Başkanı ve eski
UNESCO Başkanı Federico Mayor yürütüyor. Akil adamlar grubunda İran eski
Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi, Fransa Eski Dışişleri Bakanı Hubert Vedrine, Cape
Town'un eski Başpiskoposu Desmond Tutu, ABD'li Haham Arthur Schneier gibi ünlü
isimler bulunuyor.
Fikret AYDEMİR / BRÜKSEL Bülent AYDEMİR / ANKARA
26 Kasım 2005
Fransa’nın Türkiye Büyükelçiliği
> Büyükelçilik
> Servisleri
> Basın ve İletişim Servisi
> Yapılan son açıklamalar
www.ambafrance-tr.org/article.php3?id_article=596
Cumhurbaşkanı Sayın Jacques Chirac tarafından,
Medeniyetler İttifakı toplantısı esnasında yapılan konuşma
Barselona, 27 Kasım 2005
Sayın Devlet ve Hükümet Başkanları,
Birinci Avrupa-Akdeniz Zirvesi öncesinde, Medeniyetler İttifakı üzerine düşünme anında bulunuyoruz. Burada, gayet gönüllü bir şekilde bulunmaktayım zira, 11 Eylül 2001 saldırılarının ertesinde UNESCO’da ifade ettiğim gibi, bu, günümüzde ele alınması gereken bir aciliyettir.
Bazıları, kültürlerin ve dinlerin çatışacağı bir medeniyetler şoku yaşanacağını öne sürüyor. Bunların konuşmaları korkularla beslenmekte. İnsanları, inançlarını ve geleneklerini karşı karşıya getirmek isteyenlerin tuzağına düşmeyelim. Siyasi ve ahlaki bir irade gösterelim: mantığın ve hoşgörünün iradesini.
Sevgili Jose-Luis, bize önerdiğiniz İttifak hangi ilkeler üzerine kurulacaktır? Ben dört ilke görüyorum.
Birincisi, tüm kültürlerin saygınlık eşitliği ve bunların birbirlerini zenginleştirmesidir. Bu bağlamda, Barselona süreci, on yıldan bu yana, kültürler arasındaki alışverişin ve buluşmaların çok önemli bir kavşağı konumundadır.
İkincisi, kültürel çeşitliliğin tanınmasıdır. Kültürlerin, dillerin, geleneklerin çeşitliliği, globalleşmenin ayırıcı etkisinin tehdidi altındadır. Bu,çağdaş dünyada dile gelen kimlik gerginliğinin nedenlerinden biridir. Çeşitliliğin savunulması, yakın zamanda imzalanan UNESCO anlaşması sayesinde uluslararası hukuk kapsamına alınmıştır. Her ülkenin kendi niteliklerine en uygun düşen kültürel politikaları yürütme hakkını tanıyarak ve kültürel mirasın tartışılamayacağının altını çizerek düzeni yaşatmak söz konusudur.
Üçüncü ilke, hiç kuşkusuz, saygıdır. Tüm farklılıklarıyla diğerini kabul ederek diğerine saygı göstermek, ki bu insan topluluklarının doğal bir davranışı değildir. Yolu, kendi kimliğine güven duymaktan ve geçmiş üzerine net bir şekilde bakma kabiliyetinden geçen kendine saygı. Her bireyin zaman aşımına uğramaz haklarının dile getirilmesi için, tarihi tecrübeleri aşan evrensel değerlere saygı.
Son ilke dayanışmadır. Avrupa toplumları bu gereklilik üzerine inşa edilmiştir. Bu sert savaşların bir meyvesidir. Globalleşme çağında, yani haberin anında yayıldığı bir dünyada, bu gereklilik, gerçek bir İttifak için vazgeçilmez unsurlardan biridir. Tüm kökenlerden insanlar arasında gerçek bir eşitliğin teminatıdır.
Kaygılar duyan ve kendini arayan bir dünyada, Medeniyetler İttifakı desteğimizi hak etmektedir. Fransa, buna etkin şekilde katılacaktır, çünkü bu İttifak, hümanizm ve aynı doğrultuda barış ve ilerlemeyle uygunluk göstermektedir.
Teşekkür ederim.
TRT HABER 27.11.2005 11:14
|
Medeniyetler İttifakı için ilk adım atılıyor
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İspanya'da düzenlenecek Medeniyetler İttifakı ile
Avrupa Birliği Akdeniz Ülkeleri Devlet ve Hükümet Başkanları Toplantısı'na
katılmak üzere İspanya'ya gitti.
Erdoğan, İspanya'ya hareketinden önce, Ankara Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı
açıklamada, 2 önemli toplantıya katılmak üzere bu ülkeye gittiğini söyledi.
Mallorca'da katılacağı ilk toplantının Türkiye için özel bir önem ve anlam ifade
ettiğini belirten Erdoğan, burada Medeniyetler İttifakı çerçevesinde ilk büyük
ve somut adımın atılacağını kaydetti.
Akil Adamlar Toplantısı'nın açılışını da Başbakan Zapatero ile birlikte
gerçekleştireceklerini anlatan Erdoğan, ortak bir basın toplantısı düzenleyerek
Medeniyetler İttifakı ile ilgili beklentilerini dünya kamuoyuna
açıklayacaklarını söyledi.
Akil Adamlar Grubu eş-başkanlığını Devlet Bakanı Mehmet Aydın'ın yürüteceğini
belirten Erdoğan şöyle dedi:
"Medeniyetlerin beşiği olan Türkiye'nin insanlığın barış, huzur ve refahına
katkısı elbette büyük olacaktır. Uluslararası platformlardaki bu yapıcı rolümüz
artarak devam etmektedir, devam edecektir."
Erdoğan, daha sonra Barcelona'ya geçerek burada, kısa adı (EUROMED) olan Avrupa
Akdeniz Hükümet ve Devlet Başkanları Zirvesi'ne katılacak.
ANKARA, 28/11(BYE)---
İspanya'da yayımlanan El Pais gazetesinin 28 Kasım 2005 tarihli sayısında, Peru
Egurbide imzasıyla ve yukarıdaki başlık altında Palma de Mallorca çıkışlı bir
haber yer almıştır. İnternetten sağlanan haberin özet çevirisi şöyledir:
İspanya Başbakanı Jose Luis
Rodriguez Zapatero'nun girişimleriyle Medeniyetler İttifakı'nı ilerletmek için
BM Genel Sekreteri tarafından oluşturulan Akil Adamlar Grubu'nun ilk
toplantısının Palma de Mallorca'daki açılışında, dün, Başbakan Zapatero "Doğu ve
Batı arasındaki uçurum, ne tevekküle ne de pasifliğe sığan bir gerçektir.
Bununla savaşmak gerekiyor." dedi.
Temmuz ayından beri bu girişimin
üstleniciliğini paylaşan Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan da, "Terörizm,
ne etnik, ne kültür ne de din ayrımı gözetiyor." dedi.
Erdoğan, "Terörizm, herhangi bir
kişiyi, herhangi bir ülkede, herhangi bir yerde vurabilir" dedi ve Medeniyetler
İttifakı'nın yaratılmasının gerekliliğini dile getirdi. "Kimse, 'Benim
teröristlerim onlarınkinden dahi iyidir.' diyemez." diyerek, İslami terör
ifadesinin kullanılmasından vazgeçmek için de bir çağrıda bulundu. Çünkü ona
göre bu ifade, bir din hakkında şüphe tohumları ekiyor. Teklifi, "köktendinci
terörizm" ifadesinin kullanılması yönünde.
Zapatero'ya göre, Medeniyetler
İttifakı girişiminin İspanya ve Türkiye tarafından üstlenilmesi, birbirine zıt
iki din versiyonunun liderleri olarak yüzyıllar boyunca karşı karşıya gelmiş iki
millet söz konusu olunca büyük bir anlam ifade ediyor.
Zapatero, Barcelona Zirvesi'nin,
Medeniyetler İttifakı'na kesin destek vermesinden çok memnun olduğunu belirtti.
www.byegm.gov.tr/yayinlarimiz/disbasin
"Din teröre gerekçe gösterilemez"
İspanya'da, "Medeniyetler İttifakı"
toplantısında konuşan Başbakan, "Terörü sadece lanetlemek yetmiyor. 'Benim
teröristim iyi, senin teröristin kötü' mantığıyla bir yere varamayız. Hepsi kötü"
dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hiçbir din ve kültürün, şiddete ve teröre gerekçe
gösterilemeyeceğini söyledi.
Türkiye ve İspanya'nın BM çatısı altında eşbaşkanlığını yürüttüğü "Medeniyetler
İttifakı" projesinin ilk resmi adımı dün Palma de Mallarco'da atıldı.
BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın hasta olduğu için katılamadığı ve mesaj
gönderdiği zirvede konuşan Erdoğan, medeniyetlerarası anlayış eksikliğinden
kaynaklanan şiddet olaylarının küresel terör biçimine büründüğünü belirtti. "Bu
duruma son vermek diyaloğun geliştirilmesiyle, yani medeniyetlerin ittifakıyla
mümkün olacaktır" diye konuşan Erdoğan, şunları kaydetti:
'Terörün hepsi kötü'
"Dünyanın değişik yerlerinde terör hepimizi vuruyor. Terörün dini, vatanı,
milliyeti yok. Ne zaman kimi vuracağı belli olmayan bir fenomen. Nereden gelirse
gelsin terörü sadece lanetlemek yetmiyor. 'Benim teröristim', 'senin teröristin'
mantığıyla bir yere varamayız. Benimki iyi, seninki kötü değil. Hepsi kötü.
Bütün dinler ve kültürler insanlığın mutluluk, barış, huzur ve refah içinde
yaşaması için vardır. Hiçbir din ve kültür insanın insana düşman olmasına,
şiddete ve teröre gerekçe olarak gösterilemez. Zira tohumu sevgi olanın meyvesi
nefret olamaz. Kökü barış olanın dalları teröre uzanamaz." Erdoğan, İspanya
Başkanı Jose Luis Rodriguez Zapatero ile düzenlediği ortak basın toplantısında
ise 2004'te ülkelerin silahlanmaya bir trilyon dolar ayırmasına tepki gösterdi.
ABD'ye 'dokundu'
ABD'ye üstü örtülü eleştiride bulunan Erdoğan, "Bir tarafta kitle imha
silahlarına karşı olduğunuzu söylüyorsunuz. Bunu ifade ederken, diğerleri
kitleleri imha etmiyor mu? Ediyor. Bir insanın öldürülmesinin kitle imha
silahından farkı yoktur" dedi.
Kültürel ve dini farklılıkları toplumlar arasında yeni fay hattı olarak
göstermeye çalışan çevreler bulunduğunu belirten Erdoğan, bunun ırkçılık ve
yabancı düşmanlığını körüklediğini kaydetti.
Erdoğan, bir gazetecinin "İslami terör" kavramı kullanması üzerine, şunları
söyledi:
"İslami terör ifadesi yanlışlığı devam ediyor. Hiçbir din, insanlığın hayatına
kastetmez. Her dinin temelinde barış ve sevgi vardır. Terörün önüne İslamı
koyduğunuz zaman bütün Müslümanları üzer. Hıristiyan ve Musevi kelimesini
koyarsanız, o da üzer. İslamofobiyi insanlık suçu olarak görüyorum. Terörün dini
sıfatı yoktur."
Başbakan kurtardı
İspanyol gazetecilerin, iç politikaya yönelik sorularına Zapatero'nun 'Medeniyetler
ittifakı için buradayız' açıklaması yeterli olmayınca, Erdoğan devreye girdi.
Erdoğan'ın, "Önyargılardan uzak duralım" sözü üzerine gazeteciler, zirveye
ilişkin sorular yöneltti.
'Özel değerlere sahibiz'
"Hiçbir din, medeniyet insanların öldürülmesine göz yumamaz. Şiddet ve terörü
ana tema olarak kabul edemez" diye konuşan Zapatero, Türkiye ve İspanya'nın,
Medeniyetler İttifakı projesinde iki öncü ülke olmaları için sembolik özel
değerlere sahip olduklarını söyledi.
Eylemden kurtulamadı
Erdoğan, zirveye katılan ülkelerin temsilcileri ile aile fotoğrafı çektirdi.
Erdoğan, fotoğrafta Zapatero ile Hatemi arasında yer aldı (yanda).
Erdoğan kaldığı otelden, zirvenin yapıldığı Tuntenegra Oteli'ne Zapetero ile
birlikte yürüyerek geçti. Mallorcalı çiftçiler, bu otelin önünde traktörleri ile
kornaya basarak, benzin fiyatlarını protesto eylemi yaptı. Polis, güvenliği
bomba eğitimli köpekler ve keskin nişancılarla sağladı.
Erdoğan, akil adamlar grubu içinde yer alan eski İran Cumhurbaşkanı Muhammed
Hatemi ile ayaküstü sohbet etti.
Erdoğan, Euromed Zirvesi'nin yapılacağı Barcelona'ya da İspanya Başbakanı'nın
uçağı ile geçti.
'İspanya, Kıbrıs için Türkiye'ye destek olsun'
Başbakan Erdoğan, İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero'dan Kıbrıs
konusunda destek talebinde bulundu. Zapatero da, Dışişleri Bakanı Miguel Angel
Moratinos'un Rumlarla arasının iyi olduğunu belirterek, "Çözüm sağlanması için
bir konuşalım" dedi.
Erdoğan, Medeniyetler İttifakı Zirvesi'nin gerçekleştirildiği Palma de
Mallorca'da Zapatero ile baş başa görüştü. Kıbrıs konusunda Zapatero'dan destek
isteyen Erdoğan, "Adada çözüm için Türk tarafı elinden geleni yaptı. Rum kesimi
yan çiziyor. BM nezdinde çözüm sağlanması için İspanya Türkiye'ye destek olsun"
dedi.
Zapatero ise, Kıbrıs konusunda, Türklerin olumlu katkılarının önemli olduğuna
dikkati çekerek, "Moratinos'un arası Rumlarla çok iyi. Söyleyeyim, Rumlarla
çözüm sağlanabilir mi, bir konuşsun" diye konuştu. Türkiye'nin AB üyeliğine
destek verdiklerini belirten Zapatero, ilkbaharda Türkiye'yi ziyaret etmek
istediğini de belirtti.
www.kanald.com.tr 28 Kasım 2005 - 11:38
DIŞ HABERLER ZAMAN
26.11.2005 CUMARTESİ
‘Medeniyetler İttifakı’ için Erdoğan, İspanya yolcusu
Başbakan Tayyip Erdoğan, Medeniyetler İttifakı girişimi çerçevesinde bugün İspanya’ya gidecek.
Erdoğan’ın, İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero ile BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın himayesinde başlattığı “Medeniyetler İttifakı” girişimi çerçevesinde oluşturulan Akil Adamlar Grubu’nun ilk toplantısı 27-29 Kasım’da Palma de Mallorca’da yapılacak. Erdoğan, toplantının açılışını, Zapatero ile birlikte yapacak. Başbakan, yarın ayrıca EUROMED Zirvesi’nde Türkiye’yi temsil etmek üzere Barselona’ya geçecek. “Medeniyetler İttifakı” girişimi çerçevesinde oluşturulan Akil Adamlar Grubu’nun eşbaşkanlığı Devlet Bakanı Mehmet Aydın tarafından yürütülecek. Girişimle dinlerarası küresel uzlaşma hedefleniyor. Barselona’da bulunan Avrupa Parlamentosu Başkanı Joseph Borrell, projeyi övdü. 1571’deki İnebahtı Savaşı’nın İspanyolların hafızalarında çıkmadığını hatırlatan Borrell, “Uzun tarihimizde Türklere karşı savaşlarımızla aklımızda kalan imaj artık yerini ittifaklara bıraktı.” dedi. Ankara, Barselona, aa, Cihan
"Medeniyetler İttifakı sözde kalmamalı"
İspanya, 28 Kasım 2005 00:03
www.tgrthaber.com.tr
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Medeniyetler İttifakı Girişimi'nin ilk
toplantısında İspanya Başbakanı Zapatero ile biraraya geldi. Erdoğan, ''Hiçbir
din, kültür, insanın insana düşman olmasına ve teröre gerekçe olarak takdim
edilemez'' dedi. Erdoğan, 2004'te silahlanma için 1 trilyon dolar harcanmasını
da eleştirdi.
Medeniyetler İttifakı Girişimi'nin ilk toplantısına katılmak için Palarma Dö Mayorka'ya giden Erdoğan, İspanya Başbakanı Zapatero ile buluştu. Erdoğan basın toplantısında ''unutmayınız, dünyanın bugün burada atılacak adıma şiddetle ihtiyacı bulunmaktadır'' dedi. Hiçbir dinin, kültürün, şiddete gerekçe olarak gösterilemeyeceğini belirten Başbakan Erdoğan'ın gündeminde terörler mücadele vardı. Erdoğan "İttifak sözde kalmamalı. Birleşmiş Milletler komisyon oluşturup medeniyetler arasındaki diyaloğu sürekli hale getirmeli" dedi. İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero da "Türkiye ve İspanya'nın, Medeniyetler İttifakı projesinde iki öncü ülke olmaları için sembolik özel değerlere sahip olduklarını" söyledi.
ERDOĞAN'DAN MEDENİYETLER İTTİFAKINA GÜÇLÜ DESTEK
28.11.2005 Kaynak ABHaber 27.11.2005 Ajanslar
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hiçbir dinin, hiçbir kültürün, insanın insana
düşman olmasına, şiddete ve teröre gerekçe olarak takdim edilemeyeceğini, zira
tohumu sevgi olanın, meyvesinin de nefret olamayacağını söyledi.
Kökü barış olanın, dallarının teröre uzanamayacağına işaret eden Başbakan
Erdoğan, ''Bizler, adına dünya denilen şu insanlık bahçesini, farklı lezzetler
ve farklı renklerimizle zenginleştiren ağaçlar gibiyiz'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Medeniyetler İttifakı Girişimi çerçevesinde oluşturulan yüksek
düzeyli grubun Palma de Mallorca'da yapılan ilk toplantısının açılışında bir
konuşma yaptı. Erdoğan, bu çalışmaları desteklediklerini, 3 yıllık başbakanlığı
döneminde katıldığı bütün toplantılarda da ısrarla ''medeniyetler ittifakının
gerçekleştirilmesi gerektiğinin'' altını çizdiğini söyledi.
Medeniyetler arası çatışmanın, karşısına tüm insanlık olarak çıkılması
gerektiğini kaydeden Başbakan Erdoğan, ''Hep bunu söyledik ve söylemeye devam
edeceğiz'' dedi.
''HERKESİ VURUYOR''
Bunun, sadece sözde kalmaması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Veya oturup konuşup dağılmak suretiyle gerçekten güzel mekanlarda bu
toplantıları yaparak, gayet güzel yemekleri yemek suretiyle ondan sonra dağılmak,
bu arzuladığımız neticeyi getirmiyor.
Netice almak için bir araya gelmek ve bunun gayet güzel sekreteryasını da
oluşturmak suretiyle, BM'de birçok komisyonlar oluşturmak suretiyle, bu işi
takibe almak, bu işi sürekli kılacak neticeye kilitlenmiş hale getirecek
adımları atmamız gerekir.
Samimi olmak gerekirse, ne yazık ki, bugüne kadar bu girişimlerin çoğu, mevcut
durumu tanımlamak ve diyalog ihtiyacına dikkati çekmekle sınırlı kalmıştır.
Bunun ötesine, bugüne kadar geçilememiştir. Somut olarak yapılabileceklere dair,
gerçekçi bir yaklaşım ortaya konamamıştır. Olay şudur: ya savunmadır, ya
saldırıdır. İşte biz bu savunma anlayışından da, bu saldırı anlayışından da bir
an önce kurtulmak durumundayız. Objektif bir bakışla durumu tespit edip
dayanışma içinde, ittifak içinde bunu çözmenin adımlarını atmamız gerekir.
Sonuçta, kazanacak olan insanlık olacaktır. Dünyanın değişik yerlerinde terör
hepimizi vuruyor. Terörün dini, dili, vatanı, ırkı, milleti yok. Ne zaman,
nerede, kimi, nasıl, niçin, vuracağı belli olmayan bir fenomen. Bunu çözebilmek
için bizim medeniyetler arası ittifakı gerçekleştirmemiz gerekiyor. Nereden
gelirse gelsin, terörü sadece lanetlemek yetmiyor. Buna karşı adımlarımızı
küresel ölçekte, dayanışma ile atmamız gerekir. 'Benim teröristim iyi, senin ki
kötü' mantığı ile bir yere varamayız. Benimki iyi, seninki kötüden öte, hepsi
kötü...
Ne gibi tedbirler alıyoruz, bu çok önemlidir. Acaba ülkeler arası dayanışma
devam ediyor mu? Buna baktığımız zaman sağlıklı bir dayanışmanın da olmadığını
görüyoruz. Hep birlikte bunun adımlarını atmak mecburiyetindeyiz. Sizlerin
yapacağı çalışmanın farkı da buradadır.''
FARKLI KÜLTÜR VE DİNLER
Zapatero ile birlikte açılışını yaptıkları bu toplantının, düşüncenin uygulamaya
dönüşmesi yolunda atılmış ilk büyük adım olacağını dile getiren Erdoğan, ''unutmayınız,
dünyanın bugün burada atılacak adıma şiddetle ihtiyacı bulunmaktadır'' dedi.
Katılımcılarla çok önemli bir sürecin ilk adımlarını atmaktan duyduğu mutluluğu
ifade ederek sözlerine devam eden Erdoğan, burada iki gün boyunca yapılacak
çalışmaların, barış ve istikrar içinde daha iyi bir dünya hedefine doğru ortak
yürüyüşün de ilk büyük adımlarını teşkil edeceğini söyledi.
Grup üyelerine, ''böylesine önemli bir görevi üstlenmek ve engin birikimlerinizi
bu ortak hedef doğrultusunda insanlığın hizmetine sunmak hususunda gösterdiğiniz
çaba için hepinize şükranlarımı sunuyorum'' diyen Erdoğan, şöyle konuştu:
''Bu vesileyle, bu yüksek düzeyli grubun kurulmasına bizzat öncülük eden Sayın
Kofi Annan'a da en içten teşekkürlerimi iletmek isterim.
Son dönemde, farklı kültür ve dinleri de içine alan medeniyetler arası anlayış
eksikliğinin, giderek derinleşen bir hal aldığını üzülerek müşahede etmekteyiz.
Buna bağlı şiddet olaylarının küresel terör niteliğine bürünmesi de ayrı bir
üzüntü kaynağıdır. Bu duruma son vermek, diyaloğun geliştirilmesiyle, yani
medeniyetlerin ittifakıyla mümkün olacaktır.
Bu konu üzerinde düşünen herkesin de katılacağı gibi önümüzdeki tek yol budur.
İşte bu amaçla bugüne kadar bir çok girişim başlatılmıştır. Türkiye olarak, bu
çalışmaların hepsini destekliyor ve elimizden geldiğince katkıda bulunmaya
çalışıyoruz. Ancak samimi olmak gerekirse; ne yazık ki, bu girişimlerin çoğu,
mevcut durumu tarif etmek ve diyalog ihtiyacına dikkati çekmekle sınırlı
kalmıştır. Bunun ötesine bugüne kadar geçilememiştir. Somut olarak
yapılabileceklere dair stratejik ve gerçekçi bir yaklaşım ortaya konamamıştır.
İşte Medeniyetler İttifakı projesi çerçevesinde oluşturulan bu yüksek düzeyli
grubun, yani sizlerin yapacağı çalışmaların farkı da kanaatimce buradadır.
Değerli dostum Zapatero'yla birlikte açılışını yapmaktan onur duyduğum bu
toplantı, düşüncenin uygulamaya dönüşmesi yolunda atılmış ilk büyük adım
olacaktır. Unutmayınız, dünyanın bugün burada atılacak adıma şiddetle ihtiyacı
bulunmaktadır. Bizlerden beklenen, karşı karşıya bulunduğumuz problemin temel
etkenlerini analitik bir şekilde inceleyerek, çözümü konusunda müşterek ve
gerçekçi tedbirleri ortaya koymaktır.''
''ÖTEKİ'' VEYA ''KARŞIT OLARAK GÖRMEK...''
Medeniyetler İttifakı projesinin uluslararası topluma sağlayacağı en önemli
katma değerin, bu doğrultuda hazırlanacak eylem planıyla ortaya çıkacağına olan
inancını dile getiren Erdoğan, bunu yaparken önce, sorunun nereden
kaynaklandığını ve insanların birbirlerini ''öteki'' veya ''karşıt'' olarak
görmesine yol açan etkenlerin neler olduğunu tespit etmek gerektiğini kaydetti.
Çabaların sonuca ulaşmasının, karşı karşıya bulunulan durumun doğru tespitiyle
mümkün olacağına işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
''Bunu özellikle vurgulamak isterim. Bana göre cevap aramamız gereken iki temel
soru şudur: Din ve kültür farklılıkları; birbirinden kopuk, birbirleriyle
çatışan, birbirini dışlayan medeniyetlerin varlığını mı gösterir? Yoksa bu
farklılıklar; evrensel değerler tablosunu zenginleştiren ortak insanlık
medeniyetinin tamamlayıcı unsurları mıdır?
Bizim düşüncemiz şudur: Tarih boyunca bütün toplumlar kendi kültürleri ve
inançlarıyla, ortak insanlık medeniyetine özgün katkılar yapmışlardır. Hangi
dine, hangi kültürel anlayışa sahip olursa olsun, bütün insanlar, benzer dürtü
ve ideallerle şekillenen bir medeniyet çizgisi izlemişlerdir. Bu inkar edilemez
bir gerçekliktir. Genel olarak bütün dinler ve kültürler, insanlığın mutluluk,
huzur, barış ve refah içinde yaşamasını sağlamak amacına matuftur.
Dolayısıyla hiçbir din, hiç bir kültür; insanın insana düşman olmasına, şiddete
ve teröre gerekçe olarak takdim edilemez. Zira tohumu sevgi olanın meyvesi
nefret olamaz. Kökü barış olanın dalları teröre uzanamaz. Bizler, adına dünya
denilen şu insanlık bahçesini, farklı lezzetler ve farklı renklerimizle
zenginleştiren ağaçlar gibiyiz. Sevgisiyle bütün insanlığı kucaklayan Mevlana,
bu gerçeği, farklı renklerin armonisiyle bezenmiş bir tabloya benzeterek, şu
sözlerle ifade etmektedir: 'Biz duvarda asılı duran resimleriz. Bizi yapan,
ressamın varlık şavkıdır.' Bugün burada yapılması gereken, işte bu renk
armonisini yansıtacak ahengi yakalamak, ortak noktalarımızı görünür kılmaktır.
Böylece 'Medeniyetler Çatışmasının' kaçınılmazlığına dair felaket senaryolarına
en etkin ve kuvvetli cevap verilmiş olacaktır. Burada, insanlığın çatışarak yok
oluşunu öngören benzer teorilere karşı, ittifak içinde hareket edilmesini mümkün
ve gerekli kılan ortak bir zemin oluşturulacaktır. Bu itibarla, Yüksek Düzeyli
Grubun hazırlayacağı raporun sadece akademik düzeyde entelektüel bir çalışma
olmaması büyük önem taşımaktadır.''
''KESKİN BİR KAMPLAŞMA''
BM örgütüne 2006 yılı içinde sunulacak raporun pratik ve uygulamaya dönük bir
boyut taşımasının son derece önemli olacağı kanaatini dile getiren Başbakan
Erdoğan, bu doğrultuda, günümüz şartlarının ve dinamiklerinin de incelenmesi,
neticede hem hükümetler hem de sivil toplumlar düzeyinde alınması gereken somut
tedbirlerin ortaya konulabilmesinin önem arz ettiğini belirtti.
Medeniyetler İttifakı projesinin gerçekleşmesinde sivil toplum örgütlerinin çok
hayati bir rol oynayacağına inandığını ifade eden Erdoğan, bugün önyargılar ve
kötü niyetli yönlendirmeler neticesinde keskin bir kamplaşma içine girme eğilimi
gösteren toplumların, sadece yukarıdan aşağıya doğru bilgilendirme ve aydınlatma
kampanyalarıyla harekete geçirilmesinin mümkün olmadığını söyledi.
''AYRIŞMA RİSKİ VE DIŞLAMA REFLEKSİ''
Sübjektif medeniyet yorumlarına dayanan bu ayrışma riski ve dışlama refleksine
karşı ortak mücadele dinamiğinin, etkin bir sivil toplum hareketiyle
desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Bu itibarla, çalışmalarınızda sivil toplum örgütlerinin katkılarına da özel
bir önem göstereceğinizi ümit ediyorum. Dünyamız zor bir dönemden geçmektedir.
Halklarımız, geleceğe güvenle bakabilmek için, sağlam vizyon ve stratejilere
ihtiyaç duymaktadır.
Medeniyetler İttifakı, işte bu amaçla gündeme getirilmiş son derece önemli bir
girişimi temsil etmektedir.
Türkiye; AB ve İslam Konferansı Örgütü Ortak Forumu dahil olmak üzere, bu
yöndeki bir çok projeye öncülük etmiştir, Batı ve Doğu medeniyetlerinin buluşma
noktasındaki özel konumunu bu amaç doğrultusunda kullanma kararlılığını her
zaman ve zeminde göstermiştir. Ben ve arkadaşlarım, öyle bir medeniyetin
içindeyiz ki, bunda insana bakış şöyledir: 'Yaradılanı hoş gör, Yaradan'dan
ötürü' diyen bir medeniyetin insanlarıyız. Barış içinde bir arada yaşamanın en
güzel örnekleriyle dolu bir ülkenin Başbakanı olarak, Medeniyetler İttifakı
girişiminin başarısına gönülden inandığımı ve güvendiğimi belirtmek isterim.''
GÜÇLÜ BİR ORTAK ZEMİN
''Bu girişimin başarısı, öncelikle sizlere ve ortaya koyacağınız yol gösterici
tutuma bağlıdır'' diyen Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
''Burada oluşturulacak sağlam bir alt yapı ve güçlü bir ortak zemin, üzerine
inşa etmeyi hayal ettiğimiz ittifakın başarısı için hayati önem taşımaktadır.
Bu görevi en iyi şekilde yerine getireceğinize inanıyor, Türkiye olarak ihtiyaç
duyabileceğiniz her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu bir defa daha
vurgulamak istiyorum.
Çerçevesi burada çizilecek olan eylem planına nihai şeklinin verileceği son
toplantıya Türkiye'de ev sahipliği yapacak olmaktan duyduğum büyük heyecan ve
gururu da ifade ediyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.''
STRASBOURG - Moratinos, dün Avrupa Konseyi’nin Strasbourg’daki toplantısında yaptığı konuşmada, ülkesinin Türkiye ile müzakerelerin tam üyelikle sonuçlanacağından emin olduğunu belirtti.
Moratinos, “Türkiye ile müzakerelerin başlaması, medeniyetler ittifakı
projesinin uygulanmasının doğuşudur” dedi.
İLK TOPLANTI KASIM AYINDA
İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero ve Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’ın başlattığı medeniyetler ittifakı projesinin ilk toplantısı, Kasım
ayı sonunda İspanya’nın Mallorca kentinde yapılacak. Projeye Birleşmiş
Milletler de destek veriyor.
27 Kasım, 2005 14:39:00 (TSİ)
http://www.cnnturk.com
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hiçbir dinin, hiçbir
kültürün, insanın insana düşman olmasına, şiddete ve teröre gerekçe olarak
takdim edilemeyeceğini söyledi.
Başbakan Erdoğan, ''bizler, adına dünya denilen şu insanlık bahçesini, farklı
lezzetler ve farklı renklerimizle zenginleştiren ağaçlar gibiyiz'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Medeniyetler İttifakı Girişimi çerçevesinde oluşturulan
yüksek düzeyli grubun Palma de Mallorca'da yapılan ilk toplantısının
açılışında bir konuşma yaptı.
İspanya Başbakanı Zapatero ile birlikte açılışını yaptıkları bu toplantının,
düşüncenin uygulamaya dönüşmesi yolunda atılmış ilk büyük adım olacağını dile
getiren Erdoğan, ''unutmayınız, dünyanın bugün burada atılacak adıma şiddetle
ihtiyacı bulunmaktadır'' dedi.
Subjektif medeniyet yorumlarına dayanan ayrışma riski ve dışlama refleksine
karşı ortak mücadele dinamiği geliştirilmeli diyen Başbakan Erdoğan, "medeniyetler
çatışmasının önüne geçmek için sivil toplum hareketlerinin desteği de önemli"
şeklinde konuştu.
Medeniyetler ittifakı çalışmalarını desteklediklerini belirten Erdoğan, üç
yıllık başbakanlığı döneminde katıldığı bütün toplantılarda da ısrarla
‘medeniyetler ittifakının gerçekleştirilmesi gerektiğinin’ altını çizdiğini
belirtti.
Medeniyetler arası çatışmanın, karşısına tüm insanlık olarak çıkılması
gerektiğini dile getiren Başbakan Erdoğan, ''hep bunu söyledik ve söylemeye
devam edeceğiz'' şeklinde konuştu.
Medeniyetler ittifakının sadece sözde kalmaması gerektiğinin altını çizen
Başbakan Erdoğan, BM’de birçok komisyonlar oluşturmak suretiyle, medeniyetler
arasındaki diyaloğun sürekli hale getirilebileceğini vurguladı.
Başbakan Erdoğan, BM örgütüne 2006 yılı içinde sunulacak raporun pratik ve
uygulamaya dönük bir boyut taşımasının son derece önemli olacağı kanaatini de
dile getirdi.
ABD, 'Medeniyetler İttifakı'nı övdü
ABD yönetimi, dünyada Müslüman ve Hıristiyan toplumlar arasında yakınlaşmaya
katkı amacıyla BM çerçevesinde başlatılan "Medeniyetler İttifakı" girişimine
önderlik etmelerinden dolayı Türkiye ve İspanya'yı takdir ettiğini bildirdi. ABD
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sean McCormack, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Büyük
Ortadoğu ve Kuzey Afrika Girişimi, Müslüman toplumlarla diyalog ve işbirliği
için çerçeveyi oluşturuyor. (...) Bu faaliyetlere katılıma verilen kapsamlı her
desteği memnuniyetle karşılarız" diye konuştu.
17 Temmuz 2005
Ankara'da kilit rol için sevinç
'Medeniyetler İttifakı' için eşbaşkanlığa Devlet Bakanı Aydın seçilirken, Madrid projeye 1 milyon avro ayırdı
16/07/2005
ANKARA - BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Başbakan Tayyip Erdoğan ile İspanya
Başbakanı Jose Luiz Rodriguez Zapatero'nın eşsponsorluğunda 'Medeniyetler
İttifakı' projesini başlatması, Ankara ve Madrid'de memnuniyetle karşılandı.
Madrid, 1 milyon avro yardım yapma kararı alırken, Başbakanlık Basın Merkezi,
projenin 2006'ya kadar eylem planını hazırlayacak 'Akil Adamlar Grubu'nun
Türkiye adına eşbaşkanlığına, Devlet Bakanı Mehmet Aydın'ın getirildiğini
duyurdu.
Ankara'nın kilit rol almasının önemine işaret eden Başbakanlık, 'girişimin
terörden çıkar umanlara güçlü yanıt oluşturduğunu' belirtti. 'Şiddet veya
fanatizmin hiçbir dinin özünde yer almadığı, gelecek nesillere barışçı dünya
bırakmanın tek yolunun radikal grupların yarattığı önyargı ve kutuplaşmalara
karşı etkin diyalog olduğunu' vurgulayan Başbakanlık, Türkiye'nin medeniyetlerle
etkileşimle gelişen özgün tecrübesi ve konumundan yararlanarak aktif tutum
izlediğini dile getirdi.
Erdoğan ise, BM'nin kendisine görev verdiği haberlerini düzelterek, Zapatero'yla
birlikte BM'den girişim için talepte bulunduklarını belirtti. Başbakan,
medeniyetler diyaloğunda adım atmak ve girişimi 18 ülkenin katılımıyla
genişletmek istediklerini söyledi. Toplantıların ilki İspanya'da, sonuncusu
Türkiye'de yapılacak.
İspanya hükümeti de, basına, BM'nin desteğinin, projenin fikir babası
Zapatero'nun diplomatik başarısı olduğunu söyledi. Madrid, projeye 1 milyon avro
yardım yapma kararı da alırken, yetkililer, terörizme karşı güvenlik
tedbirlerinin yanı sıra totalitarizm ve cihat fanatizmi bataklığını kurutmanın
da öncelikli olduğunu vurguladı.
İspanyol basınından
destek çağrısı
İspanya basını projenin İslam ile Batı arasında köprü oluşturacağını belirtip
diğer bütün ülkeleri desteğe çağırdı. 'Medeniyetler çatışması değil medeniyetler
ittifakı' diyen La Vanguardia, projenin amacının radikallerin önüne geçmek
olduğunu vurguladı. ABC, Türkiye'nin motor görevi üstleneceğini belirtti. (Radikal,
aa)
Medeniyetler ittifakı için savaşmak gerek
04/12/2005
MAXIMO CAJAL (Arşiv Radikal)
'Medeniyetler ittifakı', evrensel bir çağrı da içeriyor; evrensel olarak da
birçok zorlukla savaşmak söz konusu. Uluslar topluluğundaki gedik giderek
hendeğe dönüşüyor ve bunun kapatılmasındaki zorluklar uluslararası barış ve
istikrarı ortadan kaldırıyor. Nefret ve hoşgörüsüzlüğü kullanan bu zorlu
azınlığa karşı koymak, çok sayıda terörist entrikayı bozmaya veya yapılan
saldırıların sorumlularını yakalamaya çalışan güvenlik kuvvetlerine tek cevap
olarak yetmiyor.
Ancak polis tedbirleri yetmiyorsa, silahlı kuvvetlere başvurmak da çözüm değil.
Tehdit, ne tanımlanabilir ne de sınıflandırılabilir. Yanıbaşınızdaki kapının
arkasına gizlenebilir. Madrid, Paris, Londra, Moskova, Amman, Kahire ya da Kuala
Lumpur'da komşumuz olabilir. Avrupa-Akdeniz bölgesel konferansının, Barcelona
sürecinin başlamasının 10. yıldönümü terönlerine rastgelmesi, bir tesadüf değil;
Medeniyetler İttifakı konusundaki evrensel arzudan kaynaklanıyor. Başbakan
Zapatero ve Erdoğan tarafından üstlenilen ittifak teklifi, sopamızın uzunluğunu
ölçmemize yarayacak. Sopanın ucunun sadece başkasını etkilediğini düşünenler
kendilerini kandırıyorlar. Bu çağrı sadece Batılıları, Avrupalıları ve özellikle
İspanyolları bağlamıyor, çünkü onlara göre özellikle biz şüphe altındayız. Büyük
hata. Çünkü bu ittifakın ölçme değnekleri, savunulan değerler bütününde
olabildiğince talepkârdır.
İdari hat
Rabat'tan Brüksel'e, Ankara'dan Madrid'e giden idari bir hat var. Söylevimizin
ve eylemimizin inancının testi. Kemal Atatürk'ün ilan ettiği modernleşme
değerleriyle, halkının büyük çoğunluğunun inançlarının uyumlu hale getirilmiş
olması, Türkiye için günlük bir kanıt. Şiddetli milliyetçilik ve radikal
İslamcılığı bırakıp Avrupa Birliği'nin talep ettiği standartlara yavaş yavaş
ulaşmak yolunda halkın Birliğe katılım isteği geçtiğimiz 3 Ekim'de memnuniyetle
kabul gördü. İttifak hattı Fas'tan da geçiyor. Fas halkı ve hükümeti de
geçtiğimiz günlerde Brüksel'in kapısını çaldı. Oyunda İspanya'nın inanılırlığı
hiç de az değil. Türkiye ile bu girişimin ortak üstlenicisi olma konumunda özel
bir sorumluluğu var. Bu girişimde yarım yüzyıllık Franco döneminde İspanyollar
tarafından yazılan bir tarihin ürünü olarak önyargılarımızı silemezsek,
verdiğimiz bunca sözde durmamız çok zor olur. Örnek olmak ve 'medeniyetler
ittifakı' tarafından yaratılan umutların seviyesinde kalmak biz İspanyollara
yakışır. (Büyükelçi, 27 Kasım 2005)
BM çatısında başlatılan "Medeniyetler İttifakı"
uluslararası girişiminin ana ...
Grupta Türkiye adına, Devlet Bakanı Aydın, İspanyol muhatabıyla birlikte
...
15 Temmuz, 2005 00:32:00 (TSİ)
Erdoğan, Müslüman ülkeler adına
görevlendirildi
|
Birleşmiş Milletler, dinler arasında uzlaşmayı
güçlendirmek amacıyla medeniyetler ittifakı girişimini başlattı.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan, bu konuda, Müslüman
ülkeler adına Başbakan Recep Rayyip Erdoğan'ı, Hıristiyan dünyası adına da
İspanya Başbakanı Jose Luis Zapatero'yu görevlendirdi.
Medeniyetler ittifakı girişimiyle, dünya barışını tehdit eden önyargı, yanlış
anlama ve kutuplaşmanın önüne geçilmesi hedefleniyor.
Medeniyetler ittifakı girişimi, geçen yıl Madrid'de düzenlenen bombalı
saldırıların ardından İspanya Başbakanı Jose Luis Zapatero tarafından gündeme
getirildi.
Önerisini Birleşmiş Milletler'e sunan Zapatero, Birleşmiş Milletler'den destek
gördü, ardından konuyu Başbakan Recep Tayyip erdoğan'a açtı. Ve, geçtiğimiz
mart ayında madrid'de biraraya gelen liderler birlikte çalışma kararı aldı.
Girişim şu temeller üzerinde şekillenecek:
Londra'dan sonra acı
tesadüf
Başbakan Erdoğan, BM'nin desteklediği "Medeniyetler İttifakı" projesinin,
"terör ve şiddetten medet umanlara güçlü bir yanıt" olduğunu söyledi. İspanya
hükümet yetkilileri ise, projeyi başbakanlarının başarısı olarak gösterdi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Medeniyetler İttifakı" projesiyle ilgili
Londra'daki saldırıların ardından karar alınmasının acı bir tesadüf olduğunu
belirterek, bu durumun "terör ve şiddetten medet umanlara güçlü bir yanıt"
olduğunu kaydetti. Başbakanlık Basın Merkezi'nden BM Genel Sekreteri Kofi
Annan'ın dün kamuoyuna duyurduğu girişimle ilgili açıklama yapıldı. Açıklamada
şu ifadelere yer verildi:
Yegâne yol diyalog
"Türkiye, insanlığın ortak değer ve ilkelerinin, olabilecek her türlü dini veya
kültürel gelenek farklılıklarından çok daha güçlü bir çekim merkezi
oluşturduğunu, şiddetin veya fanatizmin hiçbir din veya kültürün özünde yer
alamayacağını ve gelecek nesillere barış ve istikrar içinde bir dünya
bırakılmasının yegâne yolunun radikal gruplarca yaratılmaya çalışılan ön yargı
ve kutuplaşmalara karşı geliştirilecek etkin ve samimi diyalogdan geçtiğini
savunmaktadır. Girişimin amaçlarından biri de, toplumların karşılaştıkları
sorunlar ve uyguladıkları saldırılardan dolayı birbirlerini sorumlu tutmak
yerine, birlikte kararlı bir mücadele sergileyebilmeleri için gerekli ortamın
hazırlanmasına yardımcı olmaktır."
Dışişleri açıklaması
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada da, "Medeniyetler İttifakı"
girişiminde çeşitli ülkelerden alanlarında uzman üst düzey şahsiyetlerin yer
alacağı bir "Akil Adamlar Grubu" oluşturulduğu belirtildi. Bu grup tarafından
hazırlanacak Eylem Planı'nın 2006'nın ikinci yarısında BM'ye sunulmasının
planlandığı kaydedildi. Grupta Türkiye adına, Devlet Bakanı Mehmet Aydın,
İspanyol muhatabıyla birlikte eş başkan sıfatıyla yer alacak.
'Diplomatik başarı'
İspanya hükümeti yetkilileri de BM'nin desteğinin, projenin fikir babası
Başbakan Jose Luis Rodriguez Zapatero'nun diplomatik bir başarısı olduğunu
söyledi. Yetkililer, terörizmle mücadelenin, "çiçeklerin yara aldığı bataklığı
kurutmaya" yönelik stratejik bir yönünün de olması gerektiğini vurguladı.
Terörle mücadelenin küresel olması gerektiğini de vurgulayan yetkililer, "adli,
polisiye ve gizli servislerin çalışmalarını artırmanın yanı sıra totalitarizmin
ve cihat fanatizminin olduğu yerleri kurutmanın da öncelikli olması gerektiğini"
söyledi.
İspanya'da yayımlanan El Pais gazetesi de, "Medeniyetler İttifakı" projesinde
görev alacak uzmanların, aşırı dincilikle mücadele, ayrımcılığı önleme, farklı
kültürlere sahip olan milletler ve halklar arasında ilişkileri düzeltme yönünde
teklifler ortaya koymaları gerektiğini yazdı.
Gazete, projenin fikir babası Zapatero'nun, "Medeniyetler İttifakı"nı hayata
geçirmek için Başbakan Erdoğan'ın da imza attığı bir mektubu geçen çarşamba BM
Genel Sekreteri Kofi Annan'a gönderdiğini ve Annan'ın projeyi onaylamasından
sonra Zapatero'nun büyük memnuniyet duyduğunu yazdı.
Medeniyetler ittifakında Başbakan Erdoğan arabulucu
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi
Annan, Hıristiyan ve Müslüman ülkeler arasında uzlaşma sağlamayı hedefleyen "Medeniyetler
İttifakı" projesini hayata geçirdi. Annan, bu amaçla Müslüman ülkeler adına
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı, Hıristiyan dünyası adına da İspanya Başbakanı
Jose Luis Rodriguez Zapatero'yu görevlendirdi.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreterlik sözcülüğünden dün yapılan açıklamada, hem Türkiye, hem de İspanya hükümetlerinin projeye ortak destek vermeye devam edecekleri vurgulandı.
Finans için vakıf Bu ittifaka katılmak isteyen bazı ülkeler ve örgütlerin bulunduğu belirtilen açıklamada, "Genel Sekreter, daha fazla ülkenin desteğini ümit etmektedir" denildi. İspanya ve Türkiye'nin, projeyi finanse etmek için oluşturulan vakıf fonuna da önemli bir başlangıç katkısı yapmayı taahhüt ettikleri vurgulandı.
Annan'ın, projeyi yönlendirmek için dünyaca tanınan isimlerden oluşan ve Türkiye'den de bir temsilcinin bulunduğu üst düzey bir grubu bir araya getirmekte olduğu vurgulanan açıklamada, "16 - 17 kişilik bu grubun, tavsiyelerini ve pratik bir uygulama planı içeren bir raporu, 2006 sonunda BM Genel Sekreteri Kofi Annan'a sunması planlanıyor" ifadeleri yer aldı.
Aydın'a görev "Medeniyetler İttifakı" girişiminin koordinasyonu için, her iki ülkeden de çalışmaları başbakanlar adına sürdürecek birer koordinatör görevlendirildiği belirtildi. Bu görevi Türkiye adına yürütecek ismin Devlet Bakanı Mehmet Aydın olduğu öğrenildi. Fikir babası Zapatero Medeniyetler İttifakı fikrini, Zapatero, Madrit'te yaşanan intihar saldırılarının ardından, Eylül 2004'te BM Genel Kurulu'ndaki konuşmada dile getirdi.
Daha sonra İspanyol yetkililer, Annan'la görüşerek başlatılacak girişime öncülük etmesini ve Türkiye ile temasa geçerek bu girişimi birlikte sürdürmeyi teklif ettiler. Annan, projeyi benimsediğini açıklarken, Erdoğan da marttaki Madrid ziyaretinde, bu konuyu İspanyol meslektaşı Zapatero ile görüştü. Zapatero daha sonra bu konudaki görüşlerini resmi bir davet mektubu şeklinde Erdoğan'a iletti.
Erdoğan da, Zapatero'ya, Türkiye'nin bu sürecin iki eş - destekçisinden biri olacağını bildiren bir mektup yazdı. Akabinde ise, iki başbakan Annan'a ortak bir mektup yazarak bu konuda faaliyete geçmesini istedi. Koalisyon oluşturulacak Açıklamada, "Medeniyetler İttifakı" şöyle tanıtıldı:
"İttifak, dünya barışını tehdit eden önyargılar, yanlış anlamalar ve kutuplaşmayı aşmak, bölünmüşlük arasına köprü kurmak için, kurum ve sivil toplum düzeyindeki uluslararası camianın çaba gösterme ihtiyacına karşılık vermeyi amaçlıyor.
Şiddeti körükleyen tehditlere de cevap vermeyi hedef seçen ittifak, bu tür bölünmelerin iyileşmesi için, harcanan çabalar arasında da işbirliği yaratmayı amaçlıyor. İslam ve Batı toplumları arasındaki karşılıklı anlayış eksikliği, uçurumun giderek büyüdüğü hissini arttırıyor.
Bu ortam, tüm toplumlardaki aşırı unsurlar tarafından kötüye kullanılıyor. Medeniyetler İttifakı, bu tür kuvvetlere karşı bir koalisyon oluşturmayı hedefliyor."
DIŞ HABERLER
16.07.2005 CUMARTESİ
Bakan Aydın, Medeniyetler İttifakı eşbaşkanı
Medeniyetler arasında uzlaşmayı güçlendirmek için Birleşmiş Milletler çatısında başlatılan ‘Medeniyetler İttifakı’ uluslararası girişiminin ana işlevlerini belirleyecek olan eylem planı, eşbaşkanlığını Devlet Bakanı Mehmet Aydın’ın yapacağı Akil Adamlar Grubu tarafından 2006 yılının ikinci yarısında BM’ye sunulacak.
Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamalarda, ‘Medeniyetler İttifakı’ girişiminin ilk olarak geçen yıl İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero tarafından BM’de dile getirildiği ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın eş-sponsor olarak katılımıyla devam eden çalışmalar sonucunda böyle bir girişimin başlatılmasına karar verildiği hatırlatıldı. Girişim çerçevesinde çeşitli ülkelerden konusunda uzman üst düzey şahsiyetlerin yer alacağı bir “Akil Adamlar Grubu” oluşturulduğu belirtilen açıklamalarda, bu grup tarafından hazırlanacak ve somut tedbirler içerecek eylem planının 2006’nın ikinci yarısında BM’ye sunulmasının planlandığı kaydedildi.
Grupta Türkiye adına, Devlet Bakanı Aydın, İspanyol muhatabıyla birlikte eşbaşkan sıfatıyla yer alacak. Girişimin şekillenmesinin, Londra saldırıları sonrasına denk gelmesinin “şiddet ve terör yoluyla çıkar elde edebileceğini uman aşırı gruplara da güçlü bir cevap teşkil ettiği” vurgulanan açıklamalarda şöyle denildi: “Türkiye, insanlığın ortak değer ve ilkelerinin olabilecek her türlü dinî veya kültürel gelenek farklılıklarından çok daha güçlü bir çekim merkezi oluşturduğunu, şiddetin ve fanatizmin hiçbir din veya kültürün özünde yer alamayacağını ve gelecek nesillere barış ve istikrar içinde bir dünya bırakılmasının yegane yolunun radikal gruplar tarafından yaratılmaya çalışılan önyargı ve kutuplaşmalara karşı geliştirilecek etkin ve samimi diyalogdan geçtiğini savunmaktadır.”
Dışişleri açıklamasında, “özel konumu ve tecrübesinden” dolayı Türkiye’ye ‘kilit’ görev verilen girişimin amaçlarından birinin de “toplumların, karşılaştıkları sorunlar ve uğradıkları saldırılardan dolayı birbirlerini sorumlu tutmak yerine, ortak değer ve ilkelerden güç alarak birlikte, kararlı mücadele sergileyebilmeleri için gerekli ortamın hazırlanmasına yardımcı olmak” olduğu kaydedildi.
Girişime Türkiye ile birlikte eşbaşkanlık yapacak olan İspanya, projeye ilk etapta 1 milyon Euro’luk yardım yapma kararı aldı. Madrid’den yapılan açıklamalarda da projeden duyulan memnuniyet dile getirilerek, terörizmle mücadelenin, “bataklığı kurutmaya yönelik” stratejik yönünün de olması gerektiği belirtildi. El Pais gazetesi ise projede görev alacak uzmanların, aşırılıkla mücadele, ayrımcılığı önleme, farklı kültürlere sahip milletler ve halklar arasında ilişkileri düzeltme yönünde teklifler ortaya koyması gerektiğini yazdı. Ankara, Madrid, aa, Zaman
Medeniyetler İttifakı Açıklaması
15 Temmuz 2005
Başbakanlık Basın Merkezi, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan'ın dün kamuoyuna duyurduğu ''Medeniyetler İttifakı'' adlı girişimle ilgili açıklama yaptı.
Başbakanlık Basın Merkezi, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan'ın
dün kamuoyuna duyurduğu ''Medeniyetler İttifakı'' adlı girişimle ilgili açıklama
yaptı.
Açıklamada, dini ve kültürel farklılıkları istismar etmek suretiyle toplumlar
arasına çatışma tohumları ekmeye çalışan ve böylece uluslararası barış ve
istikrarı da tehdit eden aşırı akımların çabalarına karşı ''Medeniyetler
İttifakı'' adı altında yeni bir uluslararası girişimin hayata geçirildiğinin, BM
Genel Sekreteri Annan tarafından dün duyurulduğu hatırlatıldı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: ''Türkiye, insanlığın ortak değer ve
ilkelerinin olabilecek her türlü dini veya kültürel gelenek farklılıklarından
çok daha güçlü bir çekim merkezi oluşturduğunu, şiddetin veya fanatizmin hiçbir
din veya kültürün özünde yer alamayacağını ve gelecek nesillere barış ve
istikrar içinde bir dünya bırakılmasının yegane yolunun radikal gruplar
tarafından yaratılmaya çalışılan ön yargı ve kutuplaşmalara karşı geliştirilecek
etkin ve samimi diyalogdan geçtiğini savunmaktadır.''
BM, Türkiye ve İspanya'nın girişimini hayata geçiriyor.
Dünyayı sarsan terör ve şiddet olaylarına karşı Türkiye'nin uluslararası diyalog çağrıları, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin himayesinde somut bir girişimde hayat buluyor.
Türkiye ve İspanya'nın ortak girişimi, "Medeniyetler İttifakı" adını taşıyor ve dünya barışını tehdit eden önyargıların üstesinden gelmeyi hedefliyor.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan'ın himayesinde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve İspanya Başbakanı Jose Louis Rodriguez'in girişimiyle oluşturulan "Medeniyetler İttifakı" uluslararası girişimi hayata geçiriliyor.
Bu çerçevede, çeşitli ülkelerden konusunda uzman Akil Adamlar Grubu oluşturuluyor. Bu grubun hazırlayacağı ve somut tedbirlerden oluşan Eylem Planı, 2006'nın ikinci yarısında Birleşmiş Milletler'e sunulacak.
Grubun eş başkanlığını İspanyol muhatabı ile birlikte Devlet Bakanı Mehmet Aydın üstlenecek.
nnan'ın sözcüsü Stephane Dujarric, hem Türkiye, hem de İspanya hükümetlerinin projeye ortak destek vermeye devam edeceklerini vurguladı.
BM’nin açıklamasına göre 'Medeniyetler İttifakı', dünya barışını potansiyel olarak tehdit eden önyargılar, yanlış anlamalar ve kutuplaşmayı aşmayı amaçlıyor.
Diğer bazı hükümetler ve örgütlerin de bu ittifaka katılmayı istediklerini belirten sözcü, Annan'ın da daha fazla katılım umduğunu söyledi.
Açıklamada, projeyi himaye eden İspanya ve Türkiye’nin, bu girişimi finanse etmek için oluşturulan vakıf fonuna önemli ölçüde başlangıç katkısı yapmayı taahhüt ettikleri belirtildi.
Annan'ın, diğer hükümetleri ve birimleri de katkıda bulunmaya davet edeceği kaydedildi.
Annan’ın ayrıca bu girişimi yönlendirmek için saygın isimlerden oluşan üst düzey bir grubu biraraya getirmekte olduğu ve aralarında Türkiye’den bir temsilcinin de bulunacağı bu grubun, tavsiyelerini ve uygulama planı içeren bir raporu gelecek yılın sonunda sunacağı bildirildi.
Proje, bölünmüşlüklere karşı köprü kurmak için, uluslararası camianın kurumlar ve sivil toplum düzeyinde çaba gösterme ihtiyacına karşılık vermeyi hedefliyor.
Düşmanca algılamalar
Sözcü Dujarric, bu ittifakın, şiddeti körükleyen düşmanca algılamaların yol açtığı tehditlere cevap vermeyi ve bu tür bölünmelerin iyileşmesi için harcanan çabalar arasında işbirliği yaratmayı öngördüğünü de belirtti.
Son yıllarda meydana gelen olayların, İslam ve Batı toplumları arasındaki karşılıklı anlayış eksikliği ve uçurumun giderek büyüdüğü hissini daha da arttırdığına dikkat çeken BM, bu ortamın tüm toplumlardaki aşırı unsurlar tarafından kötüye kullanıldığını vurguladı.
Medeniyetler İttifakı’nın, bu tür kuvvetlere karşı bir koalisyon oluşturmayı hedeflediğini belirten BM, bunun, dini inançlar ve geleneklere, karşılıklı saygıyı geliştirecek bir hareket olduğunu kaydetti.
Bu ittifak ayrıca, 'çevreden sağlığa, ekonomik ve sosyal kalkınmadan barış ve güvenliğe kadar tüm alanlarda insanlığın giderek artan biçimde birbirine bağlı hale gelişinin bir teyidi' olarak tanımlandı.
Medeniyetler İttifakı
Can KAMİLOĞLU/NEW YORK, (DHA) Hürriyet Temmuz 2005
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan, dinler arasında uzlaşmayı güçlendirmek amacıyla ’Medeniyetler İttifakı’ projesinin startını verdi. Annan, bu konuda Müslüman ülkeler adına Türkiye’den Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı, Hıristiyan dünyası adına da İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero’yu görevlendirdi.
ZAPATERO ÖNERDİ
Geçen yıl BM Genel Kurulu’nda İspanya’da yaşanan terör saldırılarının ardından
İspanya Başbakanı Zapatero’nun dinler arasında uzlaşmanın önemini vurgulayan
konuşmasıyla ortaya çıkan ve BM tarafından da benimsenen proje, önce BM Genel
Sekreteri Kofi Annan ve İspanya Başbakanı Zapatero arasında görüşüldü.
Görüşmelerde Zapatero, İspanya’nın Türkiye ile ortak çalışmak istediğini dile
getirdi. Türkiye de İspanya’nın BM’ye sunduğu bu öneriye sıcak baktı ve iki
lider geçen mart ayında Erdoğan’ın İspanya gezisi sırasında konunun detaylarını
ele aldı. Medeniyetler İttifakı projesinde BM, İspanya ve Türkiye’de yaklaşık 6
aydır ciddi bir altyapı çalışması yapıldı. Din konusunda küresel bir uzlaşma
sağlamayı amaçlayan İspanyolların projesi, BM, İspanya ve Türkiye tarafından
geliştirilerek son halini aldı.
TANINMIŞ İSİMLER
Çeşitli ülkelerden aralarında bilim adamları siyasetçiler ve medya mensuplarının
da bulunduğu üst düzey bir grup kurulacak. 16-17 kişilik grupta dünyaca tanınan
isimler de yer alacak. BM Genel Sekreteri bu konuda çeşitli isimler tespit etmiş
durumda. Türkiye’den de çok tanınan bir ismin bu grupta yer alması bekleniyor.
Yaklaşık 1 ay içinde belirlenecek isimler 1 yıl içinde 4-5 ana toplantı, 2-3 kez
de ara toplantı yapacak. Bu kişilerin yapacağı ilk toplantı İspanya’da, BM’ye
sunulacak rapor öncesi yapılacak son toplantı da Türkiye’de olacak. Bu arada
ayrı bir komite kurularak başına bir direktör atanacak ve bu komite üst düzey
gruba çeşitli raporlar hazırlayacak. Medeniyetler İttifakı, Türkiye ve İspanya
öncülüğünde gerçekleşecek, ancak projeye katkı sağlamak isteyen ülkelere kapı
açık olacak. Koordinasyon, Türk ve İspanyol diplomatlar Rafet Akgünay ile
Maksimo Cajal tarafından sağlanacak.
Aznar:''Medeniyetler İttifakı Saçmalık'' - 18.07.2005
İspanya eski Başbakanı Jose Maria Aznar, İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başlatıkları "Medeniyetler İttifakı" girişimini "saçmalık" olarak nitelendirdi. Jose Maria Aznar, İngiltere'de yayımlanan The Spectator dergisine yaptığı açıklamalarda BM'nin desteğini alan, Rodriguez Zapatero ile Başbakan Erdoğan'ın girişmini olumsuz değerlendirdi. Kendisinin İran eski Cumhurbaşkanı Hatemi ile çok iyi bir "medeniyetler diyaloğu" olduğunu öne süren Aznar, "Medeniyetler ittifakı" için "saçmalıktır" ifadesini kullandı. Aznar, "Bizim için en önemli ittifak, Atlantik İttifak olmalı" şeklinde konuştu. Irak savaşının en büyük destekçilerinden biri olan Jose Maria Aznar'ın başında bulunduğu muhafazakar Halkçı Parti, geçen yıl Mart ayında Madrid'te gerçekleştirilen terör saldırılarını seçim kaygılarıyla israrla ETA'ya mal etmek isteyince genel seçimi kaybetti. Seçimlerden sonra Aznar parti liderliğinden ayrıldı. ABHaber.com /ANKA
Copyright ©
2005 Hispano-Turco.Com
All Rights Reserved. Her Hakkı Saklıdır.
Propiedad Intelectual.